Diğer
Sosyal medya ve bağımlılık ilişkisi
Sosyal medya denilen kavram geçmişi oldukça kısa olan bir kavram. Yani her şeyin uzun bir tarihi var mesela bilgisayar tarihi. Bu oluşumun bile onlarca senelik bir tarihsel oluşum sürecini görmekteyiz. Ancak sosyal medya insanlığın eline damdan düşer misali oldukça hızlı bir şekilde ulaştı ve inanılmaz hızlı bir şekilde yayılmaya devam etti. Bu yayılma sürecinde birçok firmaya ve kişiye iş imkanı sağladı. Reklam sektöründe yenilikçi bir boyutu ortaya koydu. Kısacası mazisi oldukça yakın olan bu oluşum bizlere oldukça fazla şey getirdi. Bunun yanında gelişmiş teknoloji unsurları ve ceplerimize giren akıllı telefonlar güncel sosyal medya uygulamalarını sabah akşam anlık olarak takip etmemize olanak sağladı. Evet, sosyal medya hayatımızda bulunan bir gerçek haline geldir herkes bunu kabul etmeli. Artık yaşlılar bile ellerine aldıkları orta segment bir telefon ile sosyal medya alemini turlayıp çıkıyorlar. Bu tarz yoğun bir kullanım trafiğinin içerisinde ister istemez bir bağımlılık oluşumu gözleniyor. İşin daha da feci olan kısmı bu bağımlılık derecesinin ne yazık ki boş şeylere olması gelin bu konuyu biraz daha açalım.
Sosyal medya bize gösterilen kısım
Sosyal medya varlığını bize kabul ettirdi ve artık yaşlılar gençlere sosyal medya kullandıkları için laf etmeyi bıraktı. Bu kabul ettiğimiz şey sadece amblemi olup tıkladığımızda komik şeyleri gösteren uygulamalar mı? İnanın durum çok daha büyük boyutlarda. Bir şeye olan bağımlılık ilişkisi gün geçtikçe artıyorsa insanlar ondan haz alıyor demektir. Sosyal medya ve bağımlılık ilişkisi neredeyse hiç hız kesmeden yediden yetmişe herkes tarafından katılım sağlanarak arttırılıyor. Bizlerin artık bu çılgın gidişe bir dur deme vakti geldi. Bizler sosyal medyaya değil nispete ve maddi kazançlara bağımlı kaldık. Bu bağımlılık bizleri sözde çok sevdiğimiz ailemizden ve eski kalıcı arkadaşlarımızdan uzaklaştırdı. Artık içtiği kahvenin ne marka olduğunu ve giydiği ayakkabının ne kadar pahalı olduğunu saklayan hiçbir kimse kalmadı. Bu bizlere ister istemez şunu fısıldayan bir sanal aleme bağımlı olduğumuzu gösteriyor. “Senin maddi olarak sahip olduklarını paylaş ve sahip olanlara kin besle!” durmadan bizlere bu alt yapıyı sorgulatan sosyal medya bundan birkaç sene önce yine boştu ancak bu kadar büyük sorunlara yol açmamıştı.
Bu bahsettiğimiz yıllar insanların tek derdinin birkaç komik fotoğrafı beğenmek olduğu yıllardı. Yine giden zaman bizden başkaları para kazansın diye gidiyordu ancak biz kendi aramızda bu kadar kırıcı değildik. Bağımlılık boyutlarını ne yazık ki düşmanlığa varıncaya kadar ilerletmeyi tercih eden sosyal medya yediden yetmişe hemen her yerde tüm dünya nüfusunu pençesine almış durumda. Bu gidiş nereye varacak bilemeyiz ancak daha yolun başındayız bunu bilmeniz gerekli.
Henüz yolun başı
İlk bilgisayar oyunlarının çıktığı zaman misali sosyal medya başında aşırı zaman geçirmekten ölen veya sosyal medya da yazılıp çizilenlerden dolayı öldürülen insanların haberlerini oldukça kısa bir dönemde televizyonlarımızda izleyeceğiz. Bu hareketlerimiz yüzünden yetiştirdiğimiz çocuklara da zarar vereceğiz. Sosyal medya ve bağımlılık ilişkisi hiç şüphesiz gün geçtikçe daha tehlikeli boyutlara erişiyor ve insanlığın başını yakmaya hazırlanıyor. Bu ilişki ileride elbette gelişen teknoloji nedeniyle çok daha iri boyutlara ulaşacak. Ve kendisinden insanları korkutmaya başlayacak. Bu ilişkiyi kendimiz için faydalı bir hale getirmek için ilk olarak sosyal medyanın ilk kuruluş amacını ve günümüz amacını değerlendirmemiz gerekiyor. Yani onun bunun bağımlılık durumuna bakacağımıza amaca ve amaçlarımıza yönelmemiz gerekiyor.
Sosyal medya bize gösterilen kısım
Sosyal medya varlığını bize kabul ettirdi ve artık yaşlılar gençlere sosyal medya kullandıkları için laf etmeyi bıraktı. Bu kabul ettiğimiz şey sadece amblemi olup tıkladığımızda komik şeyleri gösteren uygulamalar mı? İnanın durum çok daha büyük boyutlarda. Bir şeye olan bağımlılık ilişkisi gün geçtikçe artıyorsa insanlar ondan haz alıyor demektir. Sosyal medya ve bağımlılık ilişkisi neredeyse hiç hız kesmeden yediden yetmişe herkes tarafından katılım sağlanarak arttırılıyor. Bizlerin artık bu çılgın gidişe bir dur deme vakti geldi. Bizler sosyal medyaya değil nispete ve maddi kazançlara bağımlı kaldık. Bu bağımlılık bizleri sözde çok sevdiğimiz ailemizden ve eski kalıcı arkadaşlarımızdan uzaklaştırdı. Artık içtiği kahvenin ne marka olduğunu ve giydiği ayakkabının ne kadar pahalı olduğunu saklayan hiçbir kimse kalmadı. Bu bizlere ister istemez şunu fısıldayan bir sanal aleme bağımlı olduğumuzu gösteriyor. “Senin maddi olarak sahip olduklarını paylaş ve sahip olanlara kin besle!” durmadan bizlere bu alt yapıyı sorgulatan sosyal medya bundan birkaç sene önce yine boştu ancak bu kadar büyük sorunlara yol açmamıştı.
Bu bahsettiğimiz yıllar insanların tek derdinin birkaç komik fotoğrafı beğenmek olduğu yıllardı. Yine giden zaman bizden başkaları para kazansın diye gidiyordu ancak biz kendi aramızda bu kadar kırıcı değildik. Bağımlılık boyutlarını ne yazık ki düşmanlığa varıncaya kadar ilerletmeyi tercih eden sosyal medya yediden yetmişe hemen her yerde tüm dünya nüfusunu pençesine almış durumda. Bu gidiş nereye varacak bilemeyiz ancak daha yolun başındayız bunu bilmeniz gerekli.
Henüz yolun başı
İlk bilgisayar oyunlarının çıktığı zaman misali sosyal medya başında aşırı zaman geçirmekten ölen veya sosyal medya da yazılıp çizilenlerden dolayı öldürülen insanların haberlerini oldukça kısa bir dönemde televizyonlarımızda izleyeceğiz. Bu hareketlerimiz yüzünden yetiştirdiğimiz çocuklara da zarar vereceğiz. Sosyal medya ve bağımlılık ilişkisi hiç şüphesiz gün geçtikçe daha tehlikeli boyutlara erişiyor ve insanlığın başını yakmaya hazırlanıyor. Bu ilişki ileride elbette gelişen teknoloji nedeniyle çok daha iri boyutlara ulaşacak. Ve kendisinden insanları korkutmaya başlayacak. Bu ilişkiyi kendimiz için faydalı bir hale getirmek için ilk olarak sosyal medyanın ilk kuruluş amacını ve günümüz amacını değerlendirmemiz gerekiyor. Yani onun bunun bağımlılık durumuna bakacağımıza amaca ve amaçlarımıza yönelmemiz gerekiyor.
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.