Erol Önsel
Özgüven
Trabzonspor Medicalpark ligde üst üste aldığı beşinci galibiyetle çok ciddi bir seri yakalamış oldu. Geçtiğimiz cumartesi oynanan İBB ve dün akşamki Rönesans TED Ankara Kolejliler karşılaşmalarının favorisi Trabzonspor Medicalpark olmasına rağmen, özelikle TED Kolejliler karşılaşmasında gösterdiği performansla herkesin beğenisini kazandı.
Takımımız, skor üstünlüğü ve maçı isteme azmiyle Rönesans TED Ankara Kolejliler karşılaşmasını zaten ilk periyotta bitirdi. Maçın birinci periyodunda attığı 32 sayıyla rakibini sürklase etti. Coach Nenad Markovic, karşılaşmaya Alper Saruhan ve Nusret Yıldırım’la çıkarak, 5 yabancı hakkının her durumda kullanılmasının şart olduğu gibi bir anlayışı reddettiğini bir kez daha gösterdi.
Özelikle Nusret Yıldırım’ın ilk periyot performansına bakıldığında, şutör bir 4 numara olarak 2/2 üç sayı yüzdesi yanında yine iki sayı ve faullerde de % 100 le oynaması, rakibin daha ilk periyotta direncini yitirmesine sebep oldu. Yine son haftaların performansı yüksek oyuncularından Stipanovic’in de 25 dakika civarında sahada kalıp, karşılaşmayı 14 sayı, 7 reboundluk bir katkıyla tamamlaması kazanmada önemli etken oldu.
Rakip zaman zaman alan savunması ile çember altı etkinliği sağlamaya çalışsa da özelikle Hardy üst düzey dış atış yüzdesiyle bu çabayı da boşa çıkardı. Takımın maç kazanmasındaki en önemli etkenin savunma anlayışı ve sertliğini geliştirmek olduğunu her zaman ifade ettim. Trabzonspor Medicalpark son haftalarda hem savunma sertliğini daha yukarılara çıkararak hem de takım savunmasını iyi yaparak, rakibin hücumda yorulmasını ve skor bulamayarak savunma konsantresinin de bozulmasına sebep oluyor. Bu da maç kazanma adına çok önemli bir etken.
Bir takımın sezon içi performansının üst düzey olabilmesi için bir çok parametre vardır. Fakat antrenör için en önemli performans özeliği ya geniş ve alternatifli bir takım yaratmak ya da elindeki oyuncu kadrosundan en üst düzeyde yararlanmaya çalışmaktır. Coach Nenad Markovic ikinci seçeneği uygulamak zorunda olan ve bunu çok iyi gerçekleştiren bir antrenör.
Bu seçenek risk içerse ve sürekliliği konusunda sorunlar yaşanabilse de antrenörün becerisi ile uygulandığında son derece verimli de olabilir ki bunu bugün Trabzonspor Medicalpark takımında izlemekteyiz. Oyuncuların tümüne verilen güven ve inançla performanslarını olduğundan çok yukarılara çıkarmaları sağlanabilir. Markovic isimlerden ziyade performansı ve takıma sağlanan yararı dikkate alarak sahadaki tercihlerini de o yönde kullanıyor.
Böylece ne yıldız oyuncular “ne yaparsam yapayım sahada olacağım” anlayışını, ne de tamamlayıcı oyuncular “ne yaparsam yapayım sahada olmayacağım” anlayışını benimsiyor. Nusret Yıldırım’ın performansındaki gelişimden de bunu açıkça görüyoruz. Daha önce yazdığım bir yazıda Gani Lawal’a birilerinin bu oyunun takım oyunu olduğunu ve sahada arkadaşlarına ve saha dışına saygı duyması gerektiğini anlatmalı demiştim. Görünen o ki bunu coach Markovic oyuncularının tümüne son derece iyi bir şekilde ifade etmiş ve onların da bu anlayışı benimsemelerini sağlamış.
İşte bu da “takım kimyası” dediğimiz benim için diğer bir ifadeyle “takım tutkalı” anlamına gelen oyuncuları bir arada tutan en önemli kavramın oluşmasını sağlamış. Umarım bu sürecin devamı sağlanabilir ve takım performansını sürdürebilir olması temin edilebilir. Zira burada zaman zaman antrenöre yardımcı olabilmesi için yönetimin devreye girmesi gerekebilir. Dün akşamın bir diğer güzel haberi de Can Altıntığ’ın dünyaya gelen bebeği oldu. Yeni doğan yavrusundan dolayı onu kutluyor ve mutluluklar diliyorum.
Son olarak bir şeyi ifade etmeden geçemeyeceğim. Geçtiğimiz cumartesi oynanan İBB karşılaşmasına Gani Lawal’ın özel durumu nedeniyle Amerika’da olmasından dolayı takım İstanbul’a 11 oyuncuyla gitti. A takım kadrosunda da bulunan genç takım oyuncumuz Mustafa Baştürk, altyapı sorumluları tarafından, Artvin Belediyespor ile oynanacak bölgesel lig karşılaşmasında, bölgesel lig takımında oynaması gerektiği gerekçe gösterilerek A takım kadrosuna alınmadı. Unutulmaması gereken bir şey var.
Altyapının amacı orada maç kazanmaktan ziyade A takıma oyuncu kazandırmaktır. Artvin Belediyespor maçını bölgesel lig takımı kazanarak ligdeki ikinci galibiyetini aldı. Fakat bir altyapı oyuncusunu, oynaması muhtemel bir birinci lig karşılaşmasına götürmeyerek neler kaybetti bunun muhasebesinin yapılması ve artık olayları biraz daha geniş bir bakış açısıyla değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum.