Her dönemde dünyanın siyasi, askerî, ekonomik, stratejik güç dengeleri ve statükoları olmuştur. Bu denge ve düzeni belirleyen görünüşte belirli devletler vardır. Ancak gerçekte bu devletleri ve küresel düzenin dizaynını yapan perde arkasında siyasi, ekonomik, askeri vs faaliyetleri yürüten sermaya şirketleri bulunur. Ne zaman bunu bozmaya yönelik güç ve unsurlar ortaya çıksa nizamın devamından nemalanan perde arkası bu organizatörler kendi çıkarları için dünyayı kan, gözyaşı ve felaketlere sürüklemişlerdir.
İşte en yakın örnekleri; 1. Dünya savaşı ve 2. Dünya savaşı ve sonuçları...
Küresel dengeyi ve statükoyu kuranlar, insanlığı bu felaketlere sürükleyenler kim ?
" Siyasetin aklı İngilizler, sermayenin sahibi Yahudiler, askeri hakimiyetin gücü Amerikalılar " diye bilinse de aslında bunların ve hemen hemen küresel bütün güçlerin arkasında konjektürü belirleyen büyük aile şirketlerdir. Bunlar araştırıldığında kim oldukları, dünyanın her köşesinde farklı alanlarda birbirleriyle ilişkileri, işbirliklerinin ve ortaklıklarının nasıl olduğu görülür.
2. Dünya Savaşı'ı sonrasında kurulan iki kutuplu dünya denge ve statükosu; 1990 sonrasında başta Sovyetlerin dağılması, Uzakdoğu'da Çin'in yükselişi, Ortadoğu'da ABD'nin güç kaybetmesi ve İsrail- Arap dünyası arasındaki mücadelenin giderek artması, her geçen gün İsrail'in güvenliğinin tehlikeye girmesi batıda AB'nin kendi içinde yaşadığı sorunlar küresel güç odaklarını harekete geçirmiştir.
Her ülkelerde farklı sektörlerdeki ilişkiler ağı ve girift bağlantıları olan bu büyük şirketler kendi güçlerinin devamı, her alanda üretim-tüketim ilişkilerinin kazanımlarını elde tutmak, sermayenin ve birikimin muktediri olmak, dünyanın elitlerinin konforunun devamını sağlamak, arka planda dinsel ezoterik idealler hedefinde koşan kehanetleri gerçekleştirmek için vicdan, merhamet, insanı olguları yok sayarak her devlet ve millet üzerinde felaket senaryosu uygulayabilecek güce sahip bu unsurlar küresel simsarlardır, savaş baronlarıdır.
Bugün Ortadoğu'da, Karadeniz'in kuzeyinde Balkanlarda, Kafkasya'da, Uzakdoğu'da oluşturulan kaos, kriz, çatışma, savaş, kan, soykırım, göç, terör, salgın, lojistik sarmalından beslenen bu odak gruplar kendi düzenlerinin devamı bozulan dengeyi ve statükoyu yeniden tesis etmek için dünyayı yeni büyük bir savaşa sürüklemeye çalışıyorlar. Tabi ki bunu da devlet, hükümet, etnik gruplar, terör örgütleri, vekil güçlerle malûm bölgeler üzerinden yapmaya çalışıyorlar. Mesele bu tuzağı görüp öngörülü tedbirler ışığında tuzaktan uzak durabilmektir.
Bu savaş baronları; silah sanayini ve satışını, sermaye-mali- bankacılık, sağlık ve ilaç üretim sektörünü, finans sektörünü, lojistik ağı, gıda üretim-tüketim ve pazarını, enerji petrol maden kaynaklarını ve diğer alanları elde tutmak için; bu büyük aile şirketleri her ülkede birbirleri ile kurdukları ilişki ve ortaklıklarla denge ve statükonuyu kurmak ve devam ettirmek için perde arkasında ağları, kirli çalışmaları ile insanlığı savaslarlara felaketlere sürüklerler. Gündem ortada bakalım sonuç ne olacak?
