İbrahim Değil
Yardım etmek sağlığa iyi geliyor
Başkalarına yardım etmek müzmin ağrıları azaltıyor, tansiyonu düşürüyor, insana kendini iyi hissettiriyor. Bayrampaşa Tekstil Merkezinde, paketlenmiş koca bir çuval dolusu kıyafeti güpegündüz çalan hırsız, taşımakta zorlanınca “Abi, sevabına bi el atar mısınız?” diye seslenmiş. Çevredeki esnaflar adamın yardımına koşmuşlar... Zordaki birine yardım etmek insana huzur verir.
Sofradan kalkıp kapıyı açan kadının ağzındaki lokma soluk borusuna kaçıyor. Kapıdaki halı yıkama elemanı teslimata gelmiş. Derhal Heimlich manevrası yaparak kadını kurtarmayı başarıyor fakat gördüğü manzarayı yanlış anlayan kocadan da bir araba dayak yiyor. Doktor Henry Heimlich, olayın buralara varacağını hesap etmemiş olsa gerek.
Sevaptır yahut bugün sanaysa yarın bana diye düşünerek iyilik yapanlar da var, empati yetisi çok gelişmiş olanlar da... İşte, onlardan bir bölümü, bir arabanın çarptığı kadının yardımına koşuyor. Biri güneşten korumak için yaralıya şemsiye tutuyor, biri yüzünü yıkıyor, birkaçı telefonla görüntü alırken birkaçı da sağlık ekibinin müdahalesini beklemeden kadıncağızı karga tulumba cankurtarana bindiriyor… Yardımseverlik, mutluluk kaynaklarımızdan biri. Ve insan, mutluluğunu kendisi yaratıyor.
Benim de ortalama bir insan kadar yardımsever olduğum söylenebilir. Yıllar önce ortaokul dışarıdan bitirme sınavları yapıyoruz. Öğrencilerimizin çoğu yetişkin. İçlerinde dedeler bile var, diploma alabilirlerse maaş ve emekli ikramiyelerinde artış olacak. Müdürümüz de yardımsever adam. Elifi mertek zanneden bu insanlara yardım etme suçunu işlemek için bizi teşvik ediyor: “Arkadaşlar, biraz yardımcı olalım, sevaptır.” Sevap kazanmak için günaha giriyoruz. Müdürün baldızı ve birkaç kişi tüm sınavlardan geçmeyi başarıyor. Diploma almaya hak kazanamayanlar için güz döneminde tekrar sınav yapıyoruz. Müdür yine biz öğretmenleri topluyor: “Kimseye yardım etmek yok! Salona gireni yakarım!...” Baldızın mezun olması bizim yardımseverliğimize mani oluyor.
Yardımseverlik büyük erdem, insan olmanın gereği. Çok değerli bir abimiz vardı. Kendi ailesini mağdur edip herkesin yardımına koşardı. Müthiş bir insanlık örneği!.. Ama -bir düşün ki gözümün nuru- gırtlağına kadar borca gömülmüş bir ülkenin başka ülkelere maddi yardım yapmasının yanında bunun esamisi bile okunmaz…