Mehmet Şal

Mehmet Şal

Batı Trakya Türkleri

Batı Trakya , Yunanistan sınırları içerisinde bulunan bir bölgenin adıdır. Burada yaşayan Türklere de "Batı Trakya Türkler" "Evladı Fatihan"denilmektedir.Osmanlı Devleti fetihler sonrası, Anadolu'dan bölgeye getirdiği Türkmenleri iskan ettirmiştir.14. Yüzyılın ikinci yarısından 1913 Balkan savaşlarına kadar bölge Osmanlı yönetiminde kalmıştır.

Her defasında "Demokrasinin anavatanı" olmakla gurur duyan Yunanistan; Batı Trakya Türklerinin etnik kimliğini, eğitim imkanlarını, din işlerini, sosya-kültürel ve ekonomik hayatlarına müdahale ediyor, imkânlarını kısıtlıyor.

Yunanistan; Türk azınlığın kimliklerini korumaya yönelik taleplerine kulak tıkamak ile kalmıyor, Türk adının kullanılmasına dahi tahammül, hatta müsaade etmiyor. Türk adı yerine müslüman azınlık ifadesini kullanarak aslında "asimilasyon politikası" izliyor. Her geçen gün Türkler üzerindeki baskısı artıyor. Siyasi temsil, basın özgürlüğü, eğitim kısıtlamaları, din üzerindeki baskıları ile Türk azınlığı canından bezer hale getirmiştir. Yunanistan, bölgedeki Türklerin hayatından Türk kelimesini çıkarmaya çalışarak Türk kimliğini yok etmek gayretindedir.Her şeye rağmen Türk azınlık varlığını korumak için direncini devam ettirmektedir.

Dini hayatlarını yaşamalarını zora sokuyor, müdahaleleri eksik etmiyor.Türklerin kendi din adamlarını , kendilerinin seçme hakkı olmasına rağmen 1991'den beri Türklerin müftülerini Yunanistan atamaya başlamıştır. Türklerin atadığı müftüleri tanımadığı gibi gerekli gördüğünde hapse atacak kadar ileri gitmişlerdir.Camilerde bile ibadet yapabilme özgürlüklerini kısıtlamış, dini özgürlükleri hiçe saymaktadır.Müftülerin, Müslümanlar üzerindeki miras ve aile gibi konularda karar verme yetkisine bile müdahale ediyor. Müftülerin yasal özerkliği kısıtlamıştır. Müftülerin yetkilerini elinden almış olan Yunanistan bu kurumu devletleştirdiğini iddia ediyor.Türkler, bırakın cami açabilmeyi var olan camilerini açık tutabilme mücadelesi veriyor.

Türk azınlığın eğitim hakları kısıtlanmış, anadilde eğitim yasal hakları olmasına rağmen dikkate alınmıyor. Türklerin asimile edilmek istenmesinin bir başka yönü devreye sokulmuştur.Var olan okullar yetersiz kaldığı için yeni okullara olan ihtiyaç oldukça fazla, ancak riyakar ve kindar Yunanistan yeni okulların açılmasına müsaade etmiyor. Yeterli öğrenci yok bahanesiyle geçici durdurma yoluyla eğitimlerini kesintiye uğratıyor.Batı Trakya Türklerinin Türkçe kullanımı, hayatlarını her aşamasından çıkarılmaya çalışılmaktadır.

Batı Trakya Türkleri ekonomik olarak da aydın toplum içerisinden, şehir hayatından tecrit ediliyor. İş için yurt dışına çıkışlarına zorluklar çıkartılıyor, hatta çıkışları engelleniyor.Hayvancılık ve çiftçilik yapmaları için devlet tarafından baskı görüyorlar.Devlet tarafından zenginleşip toplum içerisinde statü kazanmaları sistematik olarak engelleniyor. Şehir ve toplum hayatında özellikle devlet görevlerinde ticaret sanayide ve benzeri alanlarda uzak tutuyorlar. Türklerin olduğu bölgelerde yoksunlaştırma politikası izleniyor. Türk azınlık ayakta kalma mücadelesi veriyor.

1923 Lozan antlaşması'nda Türkiye Cumhuriyeti'nin garantörlüğünde verilen haklar Yunanistan tarafından hiçe sayılıyor. Türk azınlığın yasal haklarını hukuksuz bir şekilde gasp ediyor. 1950'li sonrası Türk-Yunan ilişkilerinin bozulması, özellikle

1974'te Kıbrıs harekatı sonrasıYunanistan; vatandaşı olan Türk azınlığa baskı, işkence, eritme ve zulmü arttırmıştır. Buna karşılık Türkiye Cumhuriyeti bu olumsuz ikili ilişkileri Rum vatandaşlarına yansıtmamıştır. Demokrasi havariliği yapan, sahtekar politikalar izleyen Yunanistan Batı Trakya Türklerine dış politikada yaşadığı başarısızlık nedeniyle Türk azınlığa baskı zulüm ve asimilasyon politikası uygulamaktadır.

Ülkemizdeki Rumlar her açıdan özgür, huzurlu, geniş haklara sahip durumda iken Batı Trakya'daki Türkler hayatlarından bez- dirilmiş, kıskaç altına alınmış, yok edilmeye çalışılmaktadır. Batı Trakya Türkleri bu politikalara karşı onurlu direnişini sürdürmektedir.
Avrupa'nın şımarık çocuğu, kendisini demokrasinin anavatanı zanneden, Haçlı ayağının maşası, riyakar, kindar, şovenist, Türk düşmanlığı yapan Yunanistan; ağa babalarından aldığı güçle, bulduğu yüzle saldırganlık yapsada, Türkiye Cumhuriyeti'ne diş geçiremeyince, egemenliği altındaki onurlu, şerefli, haysiyetli, dik duruşu olan öz kardeşlerimiz Batı Trakya Türkleri'nden hıncını, başarısızlığını çıkartmaya çalışmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti; kardeşlerini yalnız bırakmayacak, yalnız olmadıklarını onlara hissettirecektir.Nasıl ki; Lozan'da, Kıbrıs Barış Harekatı'nda ne yaptıysak, zamanı geldiğinde " Evladı Fatihan " için devlet ve milletimizin gereğini yapacağından şüphe yoktur. Günü geldiğinde Türk'e yapılan zulmün hesabı sorulacaktır.Ne Türk'ün ne mazlumların ahı yerde kalmayacaktır.

Gökkubbeden "Kut" almış, var olsun Türk milleti....

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.