KÜRESEL AKTÖR OLMAK
Herhangi bir devletlerin bölgesel ve global güç olabilmesi için iç siyarette birlik bütünlük içerisinde olması gereklidir.Bu bağlamda hedeflenen durumun gerçekleşmesi için, başta ülkeyi yöneten muktedirlerin büyük oranda siyasi kaygılardan sıyrılması lazımdır.Şayet yeni seçimlerde ne olacak derdine düşülürse iç siyasette manevralar yapmak, dengeler kurmak zorunda kalır ki; bu politikalar millet nazarında taraf ve karşıtlıklar oluşmasına zemin hazırlar.İç siyasette mümkün olduğu kadar bütünleştirici argümanlar kullanılmalıdır.Özellikle dış politikada milli meseleler, iç siyasete malzeme edilmeden yürütülmelidir.
Milli birliğin sağlanması için ülkenin; ortak dil, tarih, din, kültürel değerlerine sahip çıkılması gerekir. Bu değerlere, pervasızca taarruz edenlerin karşısında durulmalıdır.Geçmişi, kendi içinde ötekileştirmeden koruyup, kollayıp sahip çıkmalıdır.Geçmişte yapılan hatalar varsa düzetilmeli, hata yapıldı diye düşmanlık yapılmamalı- dır.Hatalardan ders alıp doğrular devam ettirilmeli, birlikte ayrışmadan yeni ufuklara yelken açılmalıdır. Geçmiş üzerinden hınç alma, onlar yaptı bizde yapalım yarışında olunmamalıdır. Muktedirler, tarihin balçıklaşmış bataklık kısmına batıp çıkmamalıdır. Rövanş alma gayretinde olmamalıdır.Herkesi kucaklayan politikalar geliştirmelidirler.
Milli birliğin sağlanması için temel unsurlarından biri de insanların fikir özgürlüğüne ortam hazırlamak, ancak ölçüsünü kaçırmadan birbirine zarar vermeden olmalıdır. Karalamayan , aşağılamayan, ötekileştirmeyen, kin ve nefret tohumları ekmeyen anlayış içe-. risinde hukuka bağlı yasal çerçevede fikir özgürlüğüne alan açılmalıdır.
Hukukun herkese eşit ve adil uygulaması birlik beraberliğin bir başka ayağıdır.Gücü olanın değil haklı olanın hukuku hakim kılınmalıdır. Dev- letin adalet ocağı herkesi kucaklamalı vatandaşların devlete güven duyması sağlanmalıdır.
Milletin her bir ferdinin yaşam kalitesi, refah düzeyi sosyal devlet anlayışı ile artırılmalıdır. İşte; tam bu noktada iç politik yapıda istenen düzey yakalanırsa dışta etkin, yetkin ve sözü geçer olmanın yolu açılır.
Ülkede iç güvenlik çemberi güçlü tutulmalı, vatandaşların her biri kendini emniyette, huzurlu hissetmelidir. Asayiş, düzen ve nizamın kurulması, bireylerin devlete aidiyet duygusu güçlü kılınmalıdır.
Yaşamından keyif alabilen, kendini ifade edebilen herkesin kendisini içerisinde görebilen yaşanabilir bir demokrasi ortamına ihtiyaç vardır. Demokrasiyi yaşam şekline dönüştürmüş iktidar, muktedir, muhalefet, halk olması gerekir.
Tüm bu unsurlar eşliğinde bünyede birliktelik sağlanırsa dış politikada devlet, kendine oyun bozma ve kurma sahası açmış olur. Arkasından küresel güç olma yolunda ülkenin dışa bağımlılığını ortadan kaldıracak adımlar atılmış olur.Tüm bu koşulların yanında, dışa bağımlı olmayı ortadan kaldıracak durum, enerji bağımlılığın ortadan kalkması ile olur. Nüfusu fazla olan ülkeler enerji ihtiyacı nedeniyle ülkesinin refahı için harcayacağı parasal kaynağı diğer üreten ülkelere aktarmak zorunda kalmaktadır. Bu durum ülkede yatırımları azaltır, yatırım azlığı refah seviyesini düşürür. O nedenle bölgesel ve küresel ölçekte güçlü olmak için; petrol , doğalgaz ve maden rezervlerini keşfedip, üretim sürecine hızlı şekilde geçilmelidir. Çünkü; devletlerin en büyük ithal bağımlılığı, bu alanlardadır.
Türkiye Cumhuriyeti devleti bölgesel ve küresel aktör olmak istiyorsa; içte birlik, dışta öncelikle enerji bağımlılığından kurtulmalıdır. Karadeniz'de, Ege'de, Doğu Akdeniz'de kıta sahanlığı - münhasır ekonomik alanlarına sahip çıkmalı, bunun için dış politikada , masa başında ,siyaseten ve askeri açıdan dik duruş sergilemeli ve geri adım atmamalıdır. Bu andan sonra devletimizin ufak bir geri adımı her açıdan devleti zaafiyete uğratır. Zaafiyetler geri dönüşü olmayan ağır faturalar ödenmesine neden olur. Tüm hayallerin sonu olur. Ama masa başında , diplomaside , siyasette onurlu dik duruş devletimizin önünü açar. Belirtilen alanlardaki kaynaklar etkin şekilde devreye sokulursa, Türkiye'nin yarışacağı saha genişler. Sonuç itibariyle bu yolda ülkemizin geleceği adına iktidar sahipleri, muktedirler, muhalefet birimleri diplomatik birimler birlikte hareket etme zemini bulup ülkenin geleceğine damga vurmalıdırlar. Kurtlar sofrasında satranç oynayacaksanız içte birlik sağlanmalı ki, dışta bölgesel ve küresel güç olasınız.
ABD'nin başını çektiği küresel çetenin ağından kurtulmak için, içeride birlik olunmalı, enerji kaynaklarını etkin hale getirmeli ve münhasır ekonomik alanlarda üretken olmak gerekir. Böylece dışa bağımlılık azaltılır, bölgesel güç olma üzerinden küresel güç olma hedefinde emin adımlarla ilerlenmiş olunur. Bu yolu açamayıp ilerlenirse; ABD'yi ve dünyayı yöneten baronların, acımasız kapitalizmin oyuncağı olmaktan öteye gidilemez.
"Bir devletin politikası, coğrafyasında saklıdır."
Napoleon Bonaparte
"Bir siyasetçi gelecek seçimi, bir devlet adamı ise; gelecek kuşağı düşünür."
James F. Clarke
