Mehmet Şal

Mehmet Şal

Sahte Müttefik'in Planları

Toplumlar bazen kendi suçlarını kapatmak için başka toplumları suçlar, kendisini aynada görme yerine aynanın karşısına sahte süluetler koyar. Gerçek niyetlerini, planlarını perde arkasında yürütürler. ABD denilen en büyük küresel terör ve ırkçı kovboy devleti kendince kararlar alıp planlar yapıp yeni dünya düzeni kurmak uğruna gerçek dışı, hayali, sahte, hukuksuz, terörize, popülist siyasetiyle; dünyanın huzurunu, düzeni, sistemini, çarklarını bozarak milletleri, azınlıkları, grupları, ayrılıkçı hareketleri vb. unsurları kullanarak dünyayı sülük gibi emmeye, kan ile beslenmeye, kan ve gözyaşı üzerine kendi mutluluklarını kurmaya, bundan zevk almaya devam etmektedir.

Bu minvalde ABD; dünyanın her bölgesinde yürüttüğü siyasetini şimdi yeni kurmaya çalıştığı planlama ile Ortadoğu, Kafkasya, Avrasya hattında yeniden inşa etme sürecine girdi. Azerbaycan Ermenistan savaşı, Rusya Ukrayna çatışması, kutlu devletimizin Irak ve Suriye'de Libya'daki yeni dönem dış politikası, Kıbrıs, Mavi vatan ve Doğu Akdeniz'deki yeni stratejik hamleleri Türkiye'nin Rusya ile yakınlaşması karşısında ABD ve avanelerini; Türkiye'nin eksen kaymasına karşı her gün yeni hamlelerini görüyoruz.Tüm hamlelerinin yanında 24 Nisan 2021 Pazar günü ABD başkanı Biden; mesnetsiz, hukuksuz, gerçek dışı, tarihi vesikalara uymayan, üstten aşağı siyasi yalanlarla donanmış soykırım sözünü kullanmıştır. Popüler siyaset ve kazanımları için hukuksuz, hükümsüz bu kararını ilan etmiştir. İddiaların yalan olduğunu biliyorlar ancak Türkiye Cumhuriyeti üzerinde baskı oluşturup menfaat elde etmek için bu yalanı demoklesin kılıcı gibi sallayıp duruyorlar.

Türkiye Cumhuriyeti devleti ve milleti; tarihi ile, hoşgörü anlayışı ile, azınlıklara adil ve hakkaniyetli yaklaşımı ile şanlı geçmişinden aldığı güçle kendinden emin yaşamış yaşamaya da devam edecektir. Alnımız ak, gönlümüz pak... Kendimizden eminiz. Ancak ABD'nin bir gün böyle karar alacağı aşikardı.. Buradan uluslararası hukuk açısından çıkacak olumsuz bir sonuç yoktur. BM kararları, Cenevre sözleşmesi ve açılan davaların sonuçsuzlukları bunu net gösteriyor.

Hesap vermesi gereken birileri varsa, özür dileyecek birileri varsa onlarda Fransa, İngiltere, ABD olmalıdır. Çünkü Ermenileri kullanan kirli oyunlara ve zulümlere alet eden onlardı. Ermenilerin ve tasmasını tutanların neler yaptığını hem tarih hem milletler bilmektedir.

Öyleyse; ABD bu dönemde neden böyle ikiyüzlü, sahtekar, asılsız, tarihi gerçeklere aykırı bir açıklama yaptı ?

ABD yeni düzende Türkiye'nin Azerbaycan ile yakınlaşması engellemek, Türkiye'nin Kafkaslar'da artan etkinliğini azaltmak, Ermenistan üzerindeki Türkiye - Azerbaycan ittifakını bozmak, iki cepheden sıkıştırılan Ermenistan'ı rahatlatmak ve nefes aldırmak için Türk bloğunu siyasi, askeri ve ekonomik açıdan zayıflatmak amacıyla hareket ediyor diye düşünüyorum. Bunun yanında Ermenistan üzerinde Rusya'nın etkisini kırmak, Ermenistan'ın güney sınırından İran'a yönelik yeni hamle alanları oluşturmak, ABD'nın Kafkaslardaki varlığını biraz daha güçlendirmektir. Gürcistan'daki oluşturduğu etkinliği Ermenistan'a da taşımak, oradan Azerbaycan ve Hazar'a kapı açmak, enerji alanları ve Orta Asya yeni adım atmak, bölgedeki enerji koridorunu kontrol etmektir. Böylece ABD Kafkasya'da Ermenistan'ı da kullanarak bölgeyi kontrol altına alma, kendince sorunlu gördüğü Türkiye, Rusya, Azerbaycan, İran dörtlüsü içerisinde kendi askeri ve siyasi yeni üs olabilecek saha yaratmak amacındadır diye düşünüyorum. Haritaya bakınca ABD'nin bu hukuksuz kararının arkasında diasporaya verdiği sözler değil oradan devşirmeye çalıştığı bu derin siyaseti görüyorum. Yoksa ABD için diasporaya verdiği sözler hikaye..

Burada Ermenistan'ın elde etmek isteyeceği kazanımlar mücadelesi ayrı bir hukusuz ve hükümsüz konu. Ermenistan, ateş olsa cürmü kadar yer yakar.

Bu necip millet zulmeden değil zulmün karşısında olmuştur, olmaya da devam edecektir. Kendimize güvenimiz, inancımız tamdır. Bundan sonraki süreçte olması gereken iç ve dış politikada birlik olmak, birlikte tavır almak, uygulamaktır. Asil bir millet olarak yaşadık, yaşamaya da devam edeceğiz.

Bu vesileyle; Ermeni terör devletinin ve tasmalarını tutanların zulmünde şehit düşen tüm vatan evlatlarına Allah'tan rahmet diliyorum. Sevr'i yırtıp attığımız gibi Lozan'da hükümsüz hale getirdiğimiz gibi bugünde bu söylem ve karar hükümsüzdür. Dikkate almıyorum, alınmaması da gerekir. Biz asıl, ABD'nin bölgedeki siyasetinin arka planlarını görüp, birlik içerisinde hareket etmeliyiz.

YAZIYA YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.