Bir önce ki yazımda TRÜ Spor Bilimleri Fakültesinin (SBF’nin) futbolda inovatif bir model oluşturabileceğini, yüksek katma değer üretmede örnek olabileceğini Rektör Hocama anlatmış, sorumluluk almaya davetimi yazılı ve yüz yüze görüşmemde de ifade etmiştim.

Rektör Hocam, gerek yazılı ve gerekse yüz yüze görüşmemizden sonra belirtilen hususları TRÜ Senatosunda gündeme alacak. Karar olumlu çıkarsa Trabzon’da futbol üniversiteleşecek, böylece futbolda yüksek katma değer yaratmada bir adım atılacaktır.

Rektör Hocamın tutumundan umutlandım.

Rektör Hocama bir çağrıda daha bulunmayı gerekli görüyorum:

Değerli Hocam;

Marka Şehir Trabzon Çalıştayı Raporunda ve Trabzon için raporlanmış diğer çalışmalarda da Trabzon ekonomisini etkileyen eğilimlerden “turizm sektörü” hep önemli gösterilmiş, altı çizilerek vurgulanmıştır.

Ama…

Raporlarda Turizm sektörü için, yüksek katma değerli işleri yaratmak için TRÜ’nin katkısı ve sorumluluğuna direk bir gönderme yapılmıyor. Sizin istihdam ve katma değerli işlere verdiğiniz önem ve ön şartınıza Türkiye’nin de ihtiyacı var. Bu tutumunuz Türkiye’nin “orta gelir tuzağından çıkışında da” yol göstericidir.

TRÜ turizm sektörü için Turizm MYO, diğer fakültelerimiz, paydaşlarla işbirliğini koordine ederek ”yüksek katma değerli turizm girişimlerine” katkı verebileceğini işaret etmektedir.

İlk önerim şudur.

Futbola ve turizme odaklanmam “atti tuttu yaklaşımı” değildir. Orta gelir tuzağından çıkış için, herkesin hemfikir olduğu tek husus “yüksek katma değerli üretim”e dayanmaktadır. Bu yüksek katma değerli iş alışkanlığını tüm sektörlere yaymaktan başka çıkış yolumuzun da olmadığıdır. Futbolda bunu yapabileceğimiz ve diğer sektörlere de bulaştıracağımız öngörüldüğü için örnek olarak seçilmiştir.

Aksi takdirde Dimyat’a pilava giderken, evdeki bulgurdan da oluruz. Söylemem odur ki; ilk on ekonomi hedeflenirken yirminciliğe kadar gerilediğimizdir.

Trabzon’un Turizminin de TRÜ’ne ihtiyacı var.

Turizmi çeşitlendirilmek; kış sporları ile cazibe merkezleri için TRÜ rekreasyon hoca/ hocalarımıza görev çıkmaktadır.

Ayrıca yüksek katma değerli turizm için festivaller, kültür- sanat organizasyonları ile olacağı açıktır. Kültür sanat etkinlikleri ile desteklenmiş turizmde de TRÜ öncülüğünüze ihtiyaç duyulacağı ya da katkınızın son derece önemli olduğu açıktır. Turizm MYO ya da yeni kurulacak UBYO içinde gastronomi merkezi de “garip/diyet mutfağımıza” ve tüm mutfaklara sahip çıkarak, ünlü şefleri sektöre kazandıracaktır.

Elbette hayal ama arzu edilen bu değil mi? Turist sayısı kadar kalış süreleri ve harcadıkları paranın da artması değil mi?

Turizm sektöründe bu arzu ettiğimiz sonuçları ancak “yüksek katma değerli” turizm işlerini öncülüğünüz / işbirliğiniz ile başarabiliriz.

Yüksek katma değer yaratmak TRÜ olmadan olmaz.

Paydaşlar olmadan da olmaz ama en önemlisi de Trabzon ekonomisini etkileyen eğilimlerden bir Turizmi yüksek katma değerli ürünlerle desteklemeden, kısaca TRÜ olmadan başaramayacağımızdır.

Sayın Hocam;

Zaman, turizmde de inovasyon yaparak yüksek katma değer yaratılması zamanıdır.

Sahip olduğunuz fakülte ve MYO’lar ile bu işe önemli bir katkı vereceğiniz açıktır.

Buradan benim çıkardığım sonuç ise şudur;

Trabzon turizminde yüksek katma değerli işler “TRÜ’ni” önemli yapıyor olduğudur.

Yüksek katma değerin Türkçesi, ne kadar turist geldiği değil, ne kadar para harcadığıdır!

Turizm sektörüne nereden bakarsanız bakın TRÜ’ne önemli sorumluluklar yüklendiğidir.

Saygılarımla