Recep Ergenç
Trabzonda çözümden yana olmak
Trabzon toprakları, güney - kuzey aksında dilim dilim dilimlenmiş vadiler ile
Bu vadilerin güneyinde yer alan platolardan (yaylalardan) oluşur.
Köyler çoğunlukla, bu vadilerde akan irili ufaklı dere boyunlarında kurulmuştur.
Trabzon"da nerdeyse tüm ilişkiler dikeydir; dere boyudur .
Türkçenin ritmi de, aksanı da her vadide bu nedenle farklıdır.
Bu coğrafyanın vadilerindeki yaşayanların erkekleri, bir arkadaki ya da öndeki vadideki erkeklerle, kırk- elli sene önceye kadar ya gurbette ya da askerde tanışırlardı.
Farklı vadilerin kadını, erkeği ise ancak yaylalarda bir araya gelirlerdi.
Trabzon"da yaylaya her çıkış bu nedenle önemlidir;
Bir yıldır görmediği arkadaşını ya görecek ya da göremeyecektir.
Bu nedenle Trabzon"da yaylaya çıkış, içinde çeşitli ritüelleri de barındıran yayla şenlikleri ile kutlanıyor.
Geleneksel yaşamda yayla,
Süte uzun ömür kazandıran (sütün yağa, peynir çeşitlerine dönüştürülmesi) çalışmaları ve
Bin bir çiçekten oluşan yayla florasından elde edilecek otun, biçilip kurutulması, ineklerin beslenmesi için kışa bir başka hazırlık anlamını taşır.
Trabzon köylerinde hayvancılık, aile içinde beslenen birkaç büyük baş süt ineği anlamına gelir.
Ondan fazla süt ineği besleyen aileye rastlamak gerçekten zordur.
Yöre ırkı ineklerden elde edilen süt ise günde, üç beş litreyi geçmez.
Bu düşük tonajlı süt üretimine karşın, Vakfıkebir başta olmak üzere; Tonya, Düzköy ve diğer ilçe köylerinde, dere boylarında; irili ufaklı süt ve süt ürünleri fabrikaları kurulmuştur.
Fabrikalar, peynir üretiminde oluşan peynir altı suyunu, bugüne kadar derelere boşaltmaya devam etmektedirler.
Peynir altı suyu hem protein, hem de sudaki oksijeni ortadan kaldıran-laktik asidi- taşır
Bu nedenle süt ve süt ürünleri fabrikaları derelere deşarj ettikleri peynir altı suyu ile canlı yaşamını büyük risk altına sokmaktadırlar.
Çevre Müdürlüğü de önce arıtma tesisi kurmaları için fabrikaları uyarmış, sonuç alamayınca da bugüne kadar ciddi cezalar uygulamıştır.
Ne uyarılar ne de cezalar sorunun çözümüne katkı vermemiştir.
Peynir altı suyunun arıtılması için tesis kurma maliyeti bu micro işletmeler için altından kalkılacak gibi değildir.
Girişimde bulunan işletmeler ise sonuç alamamışlardır.
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) iki koldan soruna çözüm üretmek için kolları sıvadı;
BİR: TTSO, peynir altı suyu sorununun yarattığı riski ortadan kaldırmak için ürettiği AB projesine iki milyon avro tutarında hibe aldı. Hibenin üç milyon avroya yükseltilmesi de olanaklı görülüyor,
İKİ: TTSO bünyesinde faaliyette bulunan AB İş Geliştirme Merkezi de (ABİGEM) Süt ve Süt Ürünleri kümesini kurmak için çalışma başlattı. Uzmanlar çalışmaya başladılar
Trabzon için bu iki çalışmanın da önemi büyük.
BİR: Bu iki projenin başarılı olması halinde Trabzonlular, Trabzonspor dışında da ortak değer üretmeye başlayacaklar demektir.
İKİ: Trabzonlular için söylenen, ekonomik çıkarları da olsa biraya gelmezler, saptaması artık geçerliliğini yitirecektir.
Bu zor coğrafyanın bireyselleştirdiği insana dair sorunlara belli bir metodoloji (yöntem), terminoloji (bilimsel dil), uzmanlık düzeyinde ve proje tabanlı çalışmalarla yaklaşmanın başlangıç günlerini yaşıyoruz.
Bir taraftan süt ve süt ürünleri kümelenme çalışmaları sürdürülürken, eş zamanlı olarak; metal ve gemi inşa kümelenmesi, orman ve orman sanayisi kümelenmesi, bilişim ve turizm sektörlerinde de kümelenme çalışmaları ile Trabzon ortak değer üretmeye başlayarak bu bireysellik zincirinden kurtulmalıdır.
STK ve sektör liderleri kendilerini sorumlu hissetmeli, küme oluşumlarına yüreklerimizi de katarak, Trabzon"da rekabetçiliğimizi her sektörde geliştirmeliyiz.