Süper Lig'de bir sezonu daha geride bıraktık. Ligde küme düşen son takım Giresunspor oldu. Gönül isterdi ki, Rizespor ve Samsunspor'un da Süper Lig'e yükseldiği sezonda Giresunspor da olsaydı. Trabzonspor da dahil 4 Karadeniz takımının doyasıya çekişeceği keyifli bir yeni sezon izleseydik... Ancak olmadı, Giresunspor küme düştü.
Giresunsporluların şüphesiz canı yandı, küme düştükleri için öfkeliler. Hatta bir kısım taraftarın Trabzonspor'a tepkili olduğunu da gördük. Elbette yaşadıkları üzüntünün o anki dışa vurumu bu şekilde olmuş olabilir. Adı üstünde taraf, taraftar... Duyguların yoğun olarak yaşandığı anlarda, taraftarlık duygularının ağır bastığı ortamlarda rasyonel davranışlar beklemek pek de doğru olmaz.
Peki; gerçekten de söylendiği gibi Trabzonspor, Giresunspor'u küme düşüren takım mı oldu?
Giresunspor, Süper Lig'de bu sezon Trabzonspor maçı hariç 15 maç daha kaybetti. Şayet Trabzonspor maçı dışında kaybettikleri 15 maçtan 1'ini kazanabilselerdi lige tutunmuş olacaklardı. Koca sezonu bir Trabzonspor maçı üzerinden ele alıp, Trabzonspor'u da galip geldiği için suçlamak pek mantıklı bir iş değil. Ancak dediğim gibi, taraftarlık duygusunun özünde zaten rasyonellik yok. Bunları da anlayışla karşılamak gerekir.
Geçtiğimiz sezon Trabzonspor, Giresunspor'a Diabate ve Flavio'yu bedelsiz olarak göndermiş, hatta maaşlarının da bir kısmını ödemişti. Ve bu futbolcular, Giresunspor'un ligde kalmasında önemli rol oynamıştılar. Giresunspor kesin düşerdi diyemeyiz ama, bu futbolcular olmasa bu sezonki kötü sonu 1 sezon önce de yaşayabilirdiler.
Geride kalan 2 sezonda Trabzonspor'un Giresunspor'a ciddi katkıları olduğu ortada. Aklıselim ile hareket eden Giresunsporlular da bunun farkındadır diye düşünüyorum.
Trabzonspor'un talihsizliği de şu; ne zaman bir Karadeniz takımı küme düşecek olsa, son haftalarda muhtemelen rakibi hep Trabzonspor'dur. Bu bir talihsizlik midir, kader midir bilinmez. Ama mutlaka bu hep böyledir. Muhtemelen son da değil...