Bir dönem beni danışman atayan Trabzon Valisi Aslan Yıldırım ile Uzunsokak"ta yürüyorum.
İki adımda bir eş dost ile selamlaşıyorum.
Sayın Valinin iltifat mı yoksa başka bir niyetle söylediğini anlayamadığım şu tok sesi ile irkildim; Ooo Beyefendi nerdeyse herkes sizi tanıyor maşallah.
Aslan Beyin sağı solu belli olmazdı ama bir yanıt için bana da fırsat doğmuştu. Bu fırsatı kaza etmedim; Sayın Valim, Ben Trabzon"a Sizin gibi atama yoluyla gelmedim, ben burada doğdum. Annemin baba evi iki sokak gerimizde kaldı, açıklamasını yaptım.
Aslan Bey bir süre sonra emekli oldu. İstanbul"da köşesine çekildi. Ben Trabzon"da yaşamaya devam ediyorum.
Atama ile gelenler Trabzon"a ne kattı? sorusunu sorabilmek için, Trabzon"un Stratejik Planın olması gerekir.
Atama ile gelenlerin Trabzon" ne kattıklarının ölçülebilmesi için bu planda, ulaşılacak hedeflerin tarihlenmiş olması gerekir. Bu hedefler ulaşılıp ulaşılmadığına bakılarak, değerlendirme ancak o zaman yapılabilir...
Buna inanan az sayıda da olsa Trabzonlunun olması böyle bir planlamanın yapılmasının önünü aydınlatıyor.
Aslan Beyden geride, yılda 100 milyon KWh elektrik enerjisi üretecek olan Trabzon enerji Üretim ve Dağıtım A.Ş."nin iki Micro HES"i; Kemerçayır ve Üçhanlar santralleri kaldı.
17 ortaklı bu şirketin %50"si Trabzonluların, %25 Kıyı Enerjinin, %25 hissesi ise Amerikalı dağıtım şirketin.
Başlangıçta Aslan Beyden Stratejik Planlama için destek istedim. Ancak Sayın Vali kendisinin görebileceği bir projede ısrarcı olunca, enerji üretim fikrine büyük bir heyecan ile sahip çıktı. EPDK"dan lisans alma işlemlerinden sonra sondaj işlemleri yeni biten Trabzon Enerji, Of Baltacı Derede 20 milyon dolarlık yatırıma hazırlanıyor.
Trabzon Stratejik Planlama ile çağdaş demokrasilerin bugün için ulaştıkları yönetişim modeline katkı yaptığımı ve yerel gündemimizin oluşturulmasına katkı yaptığıma, inanıyorum.
Yönetişim, merkezden yerelliği geçişi, katılımcılığı esas alan, içinde hesap sorma ve hesap vermeyi ana argüman olarak ortaya koyan demokrasinin son aşamasıdır
Trabzon için kurgulayacağımız gelecek hayali AB süreci, DPT"nin 9. Yedi Yıllık Planı, ve DOKAP tarafından da savunulmaktadır.
Böyle bir Stratejik Planda, Trabzon"un vizyonu ve misyonu en başta önümüzü aydınlatacaktır. Stratejik hedefler, alternatif finansman modelleri ile desteklenecektir.
Bu sektör görece olarak varsayalımki Futbol Endüstrisi seçildi. Trabzon"un gelişme ve kalkınmasını futbol endüstrisinin gereğini yerine getirerek yapacağız fikri üzerinde uzlaşıldı...
Atama ile gelenler de buna hizmet edecekler. Bu kesin. Trabzon"a gelenlere hesap sorma işini de Stratejik Planda futbol endüstrisi üzerinden koyulan hedeflere ne kadar ulaşıldığı ile ilgili sorabiliriz.
Ne dersiniz, Trabzon Stratejik Planlamayı niçin gündemine alamıyor?
